- havale etmek
- поручать, передавать, переводить, вручать
İnşaat Mühendisliği ve Mimarlık Türkçe-Rusça Sözlük ve Rus-Türkçe Sözlük. В.И. Макаров. 2005.
İnşaat Mühendisliği ve Mimarlık Türkçe-Rusça Sözlük ve Rus-Türkçe Sözlük. В.И. Макаров. 2005.
havale etmek — 1) bir şeyin alınmasını, yapılmasını bir kimseye bırakmak, ısmarlamak, devretmek Mahkemeye havale edeceğim, orada bülbül gibi söylersin. Ö. Seyfettin 2) yollamak, göndermek … Çağatay Osmanlı Sözlük
havale — is., Ar. ḥavāle 1) Bir işi bir başkasının sorumluluğuna bırakma, ısmarlama, devretme Bütün belgelerin bakanlığa havalesi gerekiyor. 2) Banka, postane vb. aracılığıyla gönderilen para Ay başında havaleyi postaneye yatırdım. 3) Postane, banka vb.… … Çağatay Osmanlı Sözlük
temize havale etmek — 1) uzayıp giden bir işi bitirivermek 2) yiyeceği yiyip bitirmek 3) argo kısa yoldan çözümlemek, çabucak bitirmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
sütüne havale etmek — (bir işi birinin) işi, beklenen biçimde yapmasını o kişinin vicdanına bırakmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
fatura etmek — 1) ödemeyi bir kuruluşa ve kişiye havale etmek 2) bir görevi birine yerine getirmesi için vermek 3) bir suçu birinin üzerine yüklemek … Çağatay Osmanlı Sözlük
yüz etmek — hlk. ısmarlamak, havale etmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
TESLİT — Havâle etmek. (Bak: Taslit … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
VASİYET — Bir işi birisine havale etmek. * Emir. * Fık: Bir malı veya menfaatı, ölümden sonrası için bir şahsa veya bir hayır cihetine teberru yolu ile (yani, meccanen) temlik etmek … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
göçermek — i, e 1) Bir kimseden diğer kimseye geçirmek, havale etmek, devretmek Arkadaşım işini bana göçerdi. 2) Bitkileri yerinden, çıkarıp başka yere dikmek, değiştirmek, göçürmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
süt — is. 1) Kadınların ve memeli dişi hayvanların yavrularını beslemek için memelerinden gelen, besin değeri yüksek beyaz sıvı 2) bit. b. Bazı bitkilerin türlü organlarında bulunan beyaz renkte öz su 3) Erkek balığın tohumu 4) Süte benzeyen her türlü… … Çağatay Osmanlı Sözlük
temiz — sf., Ar. temyīz 1) Kirli, lekeli, pis, bulaşık olmayan, arı, pak İçki yerine soğuk su, temiz ayran... var. F. R. Atay 2) Özenle yapılmış Temiz iş. Temiz dayak. 3) Çok az kullanılmış veya hiç kullanılmamış olan, özrü olmayan Temiz araba. 4)… … Çağatay Osmanlı Sözlük